Dünya Çevre Günü etkinliğinin ardından Akbelen’e gece yarısı baskını

4 Haziran Pazar günü, Dünya Çevre Günü kapsamında Akbelen Ormanı’nda 17 çevre ve ekoloji örgütünün çağrıcısı olduğu 2030 Kömürsüz Türkiye kampanyası etkinliği gerçekleşti.

İkizköy Çevre Komitesi’nden Necla Işık basın açıklamasını okurken

Buluşmanın ardından Akbelen Ormanı nöbet alanına gece yarısı baskını düzenlenmesi ise “gövde gösterisi” olarak yorumlandı. Nöbet alanındaki direnişçilerin kullandıkları konteyner hakkında tutanak tutuldu.

Akbelen Nöbeti 688. gününde 

Muğla’nın Milas ilçesine bağlı İkizköy yakınındaki Akbelen Ormanı’nın Yeniköy-Kemerköy Elektrik Üretim ve Ticaret A.Ş.’ye tahsisine karşı üç yıldır direnen İkizköylülerin ve yaşam savunucularının başlattığı nöbet 688 gündür sürüyor. 

Akbelen ‘de Pazar günü bir araya gelen çevre-ekoloji ve sivil toplum kuruluşları Akbelen ormanının savunulması için destek çağrısını yenilediler. İkizköy Çevre Komitesi adına Necla Işık  katılımcılara; “Mücadelemizde sizlerin desteğine her zamankinden daha çok ihtiyacımız olan bir süreçteyiz. Bugünlere birlikte geldik. Dün neredeysek bugün de orada, ormanın kalbindeyiz” dedi.

Ülke çapında bir yaşam alanı savunusu olarak öne çıkan İkizköy – Akbelen Ormanı mücadelesinin ikonik sloganı

2030’da Kömürsüz Türkiye Kampanyası

Kömür projelerine karşı mücadele eden 17 çevre – ekoloji örgütünün çağrıcısı olduğu Fosil Yakıt Karşıtı İnisiyatif olarak Kömürden Adil Çıkış: Hedef 2030″ kampanyası, 2030 yılına kadar kömürlü termik santrallerinin ve buna bağlı çalışan madenlerin adil bir geçiş süreci ile kapanmasını talep ediyor. 

13 ayrı ilde yapılması planlanan basın açıklama metnini Akbelen’de okuyan Nejla Işık, 

“Sadece bugünümüzü değil yarınlarımızı kömürün ipoteğinden kurtarmak için doğayı ve yaşamı savunmanın tek çözüm olduğuna inanıyoruz. Kömür madenciliği ve kömürlü termik santraller, atalarımızla kadim bağlarımızı kopardı. Tarlalarımızı kaybettik, köylerimizi terk etmek zorunda kaldık, sevdiklerimizden ve toprağımızdan ayrıldık. Doğup büyüdüğü yerleri terk etmek istemeyenler, madene inmek veya santralde çalışmak zorunda kaldı” dedi. 

“Kömürden çıkışı hemen bugün konuşmaya başlamalı ve kömürsüz bir geleceğe hazırlanmak zorundayız. Doğayla uyumlu bir yaşamı bugünden ve beraberce inşa edelim” diyen Işık, kampanyanın şu taleplerini sıraladı:

• “Mevcut kömürlü termik santraller bugünden başlayarak 2030 yılına kadar kademeli olarak kapatılsın. 
• Yeni kömür santralleri ve kömür madenleri için verilmiş izinler istisnasız iptal edilsin.
• Kömür madeni genişletmeleri durdurulsun.
• Kömür arama çalışmaları durdurulsun
• Kömür madenlerinde ve termik santrallerde çalışan tüm emekçiler özlük haklarını ve geleceklerini güvence altına alacak programlarla desteklensin.
• Kömür bölgelerinde yaşanan ağır ekolojik yıkım ve buna bağlı insan sağlığındaki ve yerel ekonomideki çöküşün onarılması için etkilenen tüm ekosistemleri ve halkı kapsayan iyileştirme programları hayata geçirilsin. 
• Krizlere karşı dirençli bir toplumu inşa etmek için şirketlerin çıkarlarını değil, kamu yararını, bilimi önceleyen politikalar geliştirilsin.”

Forum

Akbelen Ormanı nöbet alanında forum

Basın açıklamasının ardından kömürlü termik santral ve kömür madenciliği üzerine düzenlenen forumda konuşmacılar şu noktalar üzerinde durdular.

• Muğla’daki 40 yıldır faaliyette buluna kömür termik santraller ve kömür madenleri büyük bir ekolojik tahribata neden oluyor. 

• Yıllar içerisinde sürekli genişleyen ve yenileri açılan linyit maden ocakları için Milas ve Yatağan’da bugüne kadar toplam 7.800 futbol sahası büyüklüğüne denk gelen yaklaşık 5 bin hektar alan kullanıldı. 

• İkizköy yaşam alanlarını, tarım arazilerini, zeytinliklerini ve Akbelen Ormanı’nı kömür madenine vermek istemiyor. Kömürden acil çıkış için gerekli adımlar atılsın. 

• Muğla’daki üç kömürlü termik santralın çalışmasına son verilmesiyle her 100 erken ölümden 88’ini engelleyebilir.

Gece Yarısı Baskın

Pazar gecesi saat 23 sularında İkizköy nöbet alanına giren jandarma ile ilgili olarak alanda bulunan İkizköy Çevre Komitesi’nden Esra Işık, “Üç sivil araç, 3 jandarma aracı ve bir orman müdürlüğü aracı gece 23:00 te nöbet alanımıza geldiler. Gece vakti olduğu için bir çok ekolojist dostumuz ve yaşam savunucusu arkadaşımız dağılmış ve evlerine gitmişlerdi. Burada nöbete kalan arkadaşlarımızla birlikte ise yaklaşık on kişiydik. Ardından biz ne olduğunu anlayamadık ve gelme nedenlerini sorduk ancak cevap vermediler. Daha sonra açıklayacaklarını belirtip, bizlerin fotoğraf ve videolarını çekmeye başladılar. ‘Gündüz vakti gelip burada yapılacak bir şey varsa gelip yapsaydınız, neden gece vakti geldiniz’ diye sorduğumuzda, doğru düzgün bir cevap alamadık. Parsel sorgulama yaptıklarını söylediler daha sonra. Alaycı tavırları vardı. 5 Haziran Dünya Çevre Günü gecesi böyle bir şey yapmalarını manidar bulduk. Konteynerimiz için tutanak tutacaklarını söylediler. ” dedi.

İkizköylüler’in avukatı İsmail Hakkı Atal da Twitter üzerinden:  “Akbelen ’deki zeytinliklerin yanı başında maden çıkartarak Zeytin Kanununa göre anayasal suç işleyen YK Enerji’ye hiçbir işlem yapmayan @OGMgovtr ve @jandarma, gece yarısı ormanı koruduğumuz nöbet alanına gelerek bizlere tutanaklar ile gözdağı veriyor!” dedi.

Dario Navaro 5.6.2023